ÖZET : Kaçakçılık Kanunu`na aykırılık suçunda; sanığın yüzüne karşı tefhim edilen kısa kararda hükmün itiraza tabi olduğu belirtilmesine karşın sonradan yazılan kararda hükmün temyize tabi olduğu belirtilerek yasa yolunda hataya düşürülen sanığın temyizinin öğrenme üzerine süresinde olduğu kabul edilmelidir.
Kısa kararda hükmün açıklanmasının geriye bırakılmasına karar verildiği halde, gerekçeli kararda zararın tazmin etmediği gerekçe gösterilerek uygulanmamasına karar verilmesi suretiyle hüküm içinde çelişkiye neden olunması hukuka aykırıdır.
DAVA : Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra gereği düşünüldü:
KARAR : I- )Üst Cumhuriyet Savcısının temyizine yönelik incelemede;
02.02.2010 tarihinde verilen hükmü, yasal süresinden sonra 03.03.2010 gününde temyiz etmiş bulunan üst Cumhuriyet Savcısının temyiz inceleme isteğinin 5320 Sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 Sayılı C.M.U.K.nun 310 ve 317. maddeleri gereğince reddine,
II- Sanığın temyizine yönelik incelemeye gelince;
Sanığın yüzüne karşı tefhim edilen kısa kararda hükmün itiraza tabi olduğu belirtilmesine karşın sonradan yazılan kararda hükmün temyize tabi olduğu belirtilerek yasa yolunda hataya düşürülen sanığın temyizinin öğrenme üzerine süresinde olduğu kabul edilerek yapılan incelemede;
Hükmün esasını oluşturan kısa kararda, kasıtlı bir suçtan mahkumiyeti bulunmayan sanık hakkında, kişilik özellikleriyle duruşmadaki tutum ve davranışları, kurum zararının karşılanmış bulunması göz önünde bulundurularak yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaat geldiğinden bahisle C.M.K.nun 231. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geriye bırakılmasına karar verildiği halde, gerekçeli kararda zararın tazmin etmediği gerekçe gösterilerek C.M.K.nun 231. maddesinin uygulanmamasına karar verilmesi suretiyle hüküm içinde çelişkiye neden olunması,
SONUÇ : Yasaya aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden sair yönleri incelenmeyen hükmün 5320 Sayılı Kanunun8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 Sayılı C.M.U.K.nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 12.06.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Baytok Hukuk Bürosu olarak web sitemizi geliştirmek, kullanışlı, etkili ve güvenli hale getirmek amacıyla çerezler (cookie) kullanıyoruz. Sitemizde gezinmeye devam etmeniz halinde cihazınızdaki çerezlere erişebileceğimizi de kabul ediyorsunuz. Ayrıntılı bilgiye ve çerezleri engelleme yöntemlerine Çerez Politikası’dan ulaşabilirsiniz.
Kabul et ve Kapat