Loading...
07.04.2022

Taraflar Duruşmaya Çağrılmadan Hüküm Verilemeyeceği

T.C. Yargıtay  8. Hukuk Dairesi

Esas No: 2017/1122

Karar No: 2017/3759

Karar Tarihi: 16.03.2017

ÖZET: Hukuki dinlenilme hakkının geregi olarak, taraflar durusmaya çagrılmadan hüküm

verilememesi, iddia ve savunma hakkının kullanılmasına olanak tanınması ilkesinin dogal bir

sonucudur. Aynı zamanda adil yargılama hakkının da en önemli unsurudur. Gerçekten mahkemece

davalı taraf, dinlenmek ve savunması alınmak üzere kanuni sekillere uygun olarak davet edilmedikçe

hüküm verilmesi mümkün bulunmamaktadır. Bu nedenlerle, mahkemece durusma açılması gerekir.

(AIHS. m. 6) (2709 S. K. m. 36) (6100 S. K. m. 27, 33, 317, 320, 382, 385) (2004 S. K. m. 17, 18)

Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece,

davaya yetkisizlik kararı verilmis olup hükmün davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece

dosya incelendi, geregi düsünüldü:

Davacı vekili dava dilekçesinde, nüfus kaydında ayrı bir haneye yazılmıs olan anneannesi ... ün

mevcut hanedeki kaydının iptali ile annesi ... hanesine tesciline karar verilmesini istemistir.

Mahkemece taraflar çagrılıp beyanları alınmadan dosya üzerinden mahkemenin yetkisizligine karar

verilmistir.

Öncelikle belirtmek gerekir ki; durusma yapmadan karar verilebilmesi için, hukuken bunun mümkün

olması gerekir. Baska bir anlatımla, ancak hukukun cevaz verdigi hallerde (ihtiyati tedbir ve ihtiyati

haciz kararları gibi) veya Kanunun durusma açılmadan dosya üzerinden karar verilmesinde hakime

takdir hakkı tanındıgı hallerde dosya üzerinden karar verilebilir (IIK.nun 17-18. maddelerinde

öngörülen sikayet davası gibi). Kanunun açıkça durusma açılarak yargılama yapılmasını emrettigi

hallerde dosya üzerinden karar verilemez.

Bilindigi üzere HMK.nun hukuki dinlenme hakkı baslıklı 27. maddesi uyarınca davanın tarafları, kendi

hakları ile baglantılı olarak hukuki dinlenilme hakkına sahip olup, bu hak yargılama ile ilgili bilgi sahibi

olunmasını da içerir.

Hukuki dinlenme hakkının geregi olarak, taraflar durusmaya çagrılmadan karar verilememesi,

Anayasa`nın 36. maddesi ile düzenlenen iddia ve savunma hakkının kullanılmasına olanak tanınması

ilkesinin dogal bir sonucudur. Aynı zamanda Avrupa Insan Hakları Sözlesmesinin 6. maddesinde

düzenlenen adil yargılama hakkının da en önemli unsurudur.

Gerçekten savunma hakkını güvence altına alan T.C. Anayasasının 36. maddesi ile 6100 sayılı

HMK.nun 27. maddesinde açıkça belirtildigi üzere, mahkemece davalı taraf,

dinlenmek ve savunması alınmak üzere kanuni sekillere uygun olarak davet edilmedikçe karar

verilmesi mümkün bulunmadıgından; mahkemece, durusma açılmak suretiyle inceleme yapılıp karar

verilmesi gerekirken, dosya üzerinden davanın reddi dogru görülmemistir.

Sonuç: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı sekilde hüküm tesisi isabetsiz,

temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde oldugundan kabulü ile simdilik diger yönleri incelenmeksizin

hükmün HUMK.nun 428.maddesi geregince BOZULMASINA, HUMK`nun 440/III-1, 2, 3 ve 4. bentleri

geregince ilama karsı karar düzeltme yolu kapalı bulunduguna ve pesin harcın istek halinde temyiz

edene iadesine 16.03.2017 tarihinde oybirligiyle karar verildi.