Loading...
06.04.2022

Şikayetçi Şirketin Başvurusunun Süresiz Şikayete Tabi Olduğu

T.C Yargıtay 12.Hukuk Dairesi 
Esas: 2009/ 22933 
Karar: 2010 / 4777 
Karar Tarihi: 02.03.2010

Şikayetçi 3. şahıs şirketin, borçlunun maaşından kesinti yaparak tahsil edilen tutarlarla ilgili bir kısım dekontları dosyaya sunduğu anlaşılmaktadır. Şikayetçi vekili dilekçesinde, müvekkili şirketin borçlunun ücretinden kesmediği miktarla sorumlu olacağını belirtmiş olduğu da dikkate alındığında, icra müdürlüğünce İİK`nun 356. maddesi kapsamında 3. şahıs şirketin borcun tamamından sorumlu tutularak onun alacaklı olduğu diğer şahıslara 89/1 haciz ihbarı gönderilmesi bir hakkın yerine getirilmemesi niteliğinde olduğundan şikayetçi şirketin başvurusu süresiz şikayete tabidir. Bu durumda mahkemece şikayetçinin İİK`nun 355 ve 356. maddesi kapsamında sorumluluğu yönünden işin esasının incelenmesi gerekirken, şikayetin süreden reddi isabetsiz olduğundan kararın bozulması gerekmiştir.

(2004 S. K. m. 16, 355, 356)

Dava ve Karar: Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki şikayetçi vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:

İcra müdürlüğünce, borçlunun çalışmakta olduğu 3. şahıs şikayetçi şirkete müzekkere yazılarak İİK`nun 355. maddesi kapsamında borçlunun 19.110.00 YTL borcuna karşılık almakta olduğu maaşından gereken yasal kesintiler yapıldıktan sonra kalan tutarın 1/4`ünün kesilerek İİK`nun 355. maddesi gereğince icra dosyasına gönderilmesi istenmiştir.

Şikayetçi 3. şahıs şirketin, borçlunun maaşından kesinti yaparak tahsil edilen tutarlarla ilgili bir kısım dekontları dosyaya sunduğu anlaşılmaktadır. Şikayetçi vekili dilekçesinde, müvekkili şirketin borçlunun ücretinden kesmediği miktarla sorumlu olacağını belirtmiş olduğu da dikkate alındığında, icra müdürlüğünce İİK`nun 356. maddesi kapsamında 3. şahıs şirketin borcun tamamından sorumlu tutularak onun alacaklı olduğu diğer şahıslara 89/1 haciz ihbarı gönderilmesi İİK`nun 16/2 kapsamında bir hakkın yerine getirilmemesi niteliğinde olduğundan şikayetçi şirketin başvurusu süresiz şikayete tabidir. Bu durumda mahkemece şikayetçinin İİK`nun 355 ve 356. maddesi kapsamında sorumluluğu yönünden işin esasının incelenmesi gerekirken, yazılı şekilde şikayetin süreden reddi isabetsiz olduğundan kararın bozulması gerekmiştir.

Sonuç: Şikayetçi vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK. 366 ve HUMK`nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 02.03.2010 gününde oybirliği ile karar verildi.