Loading...
16.05.2022

Kamu Hizmetinde Kullanılan Para

T.C. Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 
E. 2012/4176
K. 2012/23357
T. 3.7.2012

ÖZET : Somut olayda, haczedilmezlik şikayetine konu olan posta çeki hesabının vergi, resim ve harçlardan oluşan bir hesap olduğu, bilirkişi raporu ve dosyadaki mevcut bilgilerle belirlenmiş olup, mahkemenin kabulü de bu yöndedir. Şikayete konu olan hesabın bu niteliği ( kaynağının vergi, resim ve harç oluşu ) haczedilmezlik şikayetinin kabulüne yeterli olup, ayrıca hesaptaki paranın fiilen kamu hizmetinde kullanılması zorunlu değildir. Diğer bir ifadeyle bu durumda mahcuzun fiilen kamu hizmetinde kullanılıp kullanılmadığının sonuca bir etkisi bulunmamaktadır. O halde mahkemece, açıklanan sebeplerle şikayetin kabulüne karar verilmesi gerekir.

DAVA : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup; dava dosyası için Tetkik Hakimi Gürdal Ergün tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği düşünüldü :

KARAR : İşin niteliği bakımından temyiz tetkikatının duruşmalı olarak yapılmasına H.U.M.K.nun 438. ve İ.İ.K.`nun 366. maddeleri hükümleri müsait bulunmadığından bu yoldaki isteğin reddi oybirliğiyle kararlaştırıldıktan sonra işin esası incelendi;

1- )Taşkın hacze yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;

İcra mahkemesi kararlarından hangilerinin temyiz olunabileceği özel hükümlerle ve genel olarak da İ.İ.K.nun 363. maddesinde birer birer açıklanıp gösterilmiştir. Bunların dışında kalan mahkeme kararları kesindir. Yargıtay`ca incelenmesi istenen karar bu maddelerle tespit edilen kararlar arasına girmeyip kesin nitelikte bulunduğundan temyiz dilekçesinin ( reddine ),

2- ) Haczedilmezlik şikayetine dair temyiz itirazlarına gelince; Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;

Borçlu belediye aleyhindeki takipte, belediyenin ptt nezdindeki posta çeki hesabına haciz konulmuş, belediyece haczin kaldırılması talebiyle icra mahkemesine başvurulmuştur. Alınan bilirkişi raporunda, borçlunun ptt Bank nezdindeki 148862 numaralı posta çeki hesabının 3. şahıslar tarafından yatırılan vergi, resim ve harçlardan oluştuğu, bu hesaptan ödemelerin çekle yapılmış olup, ne amaçla yapıldığının izaha muhtaç olduğu ve kamu hizmetine sarf niteliğinin şüpheli olduğu, belediyenin ispat yükünü yerine getiremediği belirtilmiştir.

Mahkemece, bu rapor hükme esas alınarak davaya konu hesaba dahil paraların her ne kadar 3. şahıslar tarafından yatırılan vergi, resim ve harçların toplamından ibaret ise de, hesaptaki paranın fiilen kamu hizmeti dışında kullanıldığının anlaşıldığı gerekçesiyle borçlunun 5393 Sayılı Kanunun 15/son maddesine dayalı haczedilmezlik şikayetinin kabul edilmediği görülmektedir.

5393 Sayılı Belediye Yasası`nın 15/son maddesine göre, belediye vergi ve resimleriyle kamuya tahsis edilmiş ve akar olmayan belediyeye ait taşınır ve taşınmaz mallar haczolunamaz. Ayrıca, 277 Sayılı Kanunun 1. maddesine göre, 5237 Sayılı Belediye Gelirleri Kanunu ve diğer kanunlarla belediyelere kamu hizmetini ifa etmesi için verilmekte olan paylar, belediye vergi ve resmi hükmünde olup, bu paraların da haczi caiz değildir.

Somut olayda, haczedilmezlik şikayetine konu olan posta çeki hesabının vergi, resim ve harçlardan oluşan bir hesap olduğu, bilirkişi raporu ve dosyadaki mevcut bilgilerle belirlenmiş olup, mahkemenin kabulü de bu yöndedir. Şikayete konu olan hesabın bu niteliği ( kaynağının vergi, resim ve harç oluşu ) haczedilmezlik şikayetinin kabulüne yeterli olup, ayrıca hesaptaki paranın fiilen kamu hizmetinde kullanılması zorunlu değildir. Diğer bir ifadeyle bu durumda mahcuzun fiilen kamu hizmetinde kullanılıp kullanılmadığının sonuca bir etkisi bulunmamaktadır. O halde mahkemece, açıklanan sebeplerle şikayetin kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.

SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulüyle mahkeme kararının yukarda ( 2 ) numaralı bentte yazılı sebeplerle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.`nun 428. maddeleri uyarınca ( BOZULMASINA ), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 03.07.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.