ÖZET : İhale alıcısı, takip alacaklısı olması ve kendisinden önce gelen başka alacaklı bulunmaması halinde, satış bedelinin alacağına mahsup edilmesini isteyebilir ve alacağı oranında satış bedelini ödemekten kaçınabilir. Satışa çıkarılan taşınmazın, alacaklı tarafından alacağına mahsuben alınmak istenmesi ve taşınmazın üzerinde alıcının yaptığı takip sebebiyle koydurduğu hacizden önce konulmuş başka haciz bulunması halinde, ileride sıra cetveli yapılması gerekeceğinden, alacaklının, alacağının ihale bedelini karşılayıp karşılamadığı saptanıp ve dolayısıyla alacaklı aleyhine fark doğduğu tespit edilmesi halinde bu farkı yatırması istenmelidir.
Alacaklının satışa konu taşınmaz üzerindeki ipotek hakkına dayalı ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla başlattığı takipte ...TL`ye taşınmazı aldığı ve ihale bedelinin alacağı karşılamadığı görülmektedir. Taşınmazın dosyada mevcut tapu kaydının incelenmesinde, takip alacaklısının, rehin alacağından önce gelen alacak bulunmadığı anlaşıldığına ve ihale bedeli de alacak miktarından az olduğuna göre, yukarda açıklanan kural gereğince, alacaklı satış bedelini ödemekten kaçınabilir. Takip alacaklısının borcu nedeniyle, takip alacağına haciz konulması anılan kuralı değiştirmez. Bu durumda, icra müdürlüğünce, ihale bedelinin yatırılmasına ilişkin kararı usulsüz olup, mahkemece, şikayetin kabulü gerekir.
DAVA : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Şikayetçi alacaklı vekilinin, borçlu aleyhine ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibi başlattığı ipotekli taşınmazın, birinci satış günü olan 28.9.2010 tarihinde 89.000,00 TL`ye alacaklıya alacağa mahsuben ihale edildiği, alacaklı vekilinin ihale bedelinin yatırılması için on günlük süre verildiğinden bahisle peşin ödeme kararının iptali istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, istemin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.
İhale alıcısı, takip alacaklısı olması ve kendisinden önce gelen başka alacaklı bulunmaması halinde, satış bedelinin alacağına mahsup edilmesini isteyebilir ve alacağı oranında satış bedelini ödemekten kaçınabilir. Satışa çıkarılan taşınmazın, alacaklı tarafından alacağına mahsuben alınmak istenmesi ve taşınmazın üzerinde alıcının yaptığı takip sebebiyle koydurduğu hacizden önce konulmuş başka haciz bulunması halinde, ileride sıra cetveli yapılması gerekeceğinden, alacaklının, alacağının ihale bedelini karşılayıp karşılamadığı saptanıp ve dolayısıyla alacaklı aleyhine fark doğduğu tespit edilmesi halinde bu farkı yatırması istenmelidir.
Somut olayda, alacak linin, satışa konu taşınmaz üzerindeki ipotek hakkına dayalı ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla başlattığı takipte. 89.000,00 TL`ye taşınmazı aldığı ve ihale bedelinin alacağı karşılamadığı görülmektedir. Taşınmazın dosyada mevcut tapu kaydının incelenmesinde, takip alacaklısının, rehin alacağından önce gelen alacak bulunmadığı anlaşıldığına ve ihale bedeli de alacak miktarından az olduğuna göre, yukarda açıklanan kural gereğince, alacaklı satış bedelini ödemekten kaçınabilir. Takip alacaklısının borcu nedeniyle, takip alacağına haciz konulması anılan kuralı değiştirmez. Bu durumda, icra müdürlüğünce, ihale bedelinin yatırılmasına ilişkin kararı usulsüz olup, mahkemece, şikayetin kabulüne karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile reddine karar verilmesi isabetsizdir.
SONUÇ : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle mahkeme kararının yukarda yazılı sebeplerle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.`nun 428. maddeleri uyarınca ( BOZULMASINA ), 10.3.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Baytok Hukuk Bürosu olarak web sitemizi geliştirmek, kullanışlı, etkili ve güvenli hale getirmek amacıyla çerezler (cookie) kullanıyoruz. Sitemizde gezinmeye devam etmeniz halinde cihazınızdaki çerezlere erişebileceğimizi de kabul ediyorsunuz. Ayrıntılı bilgiye ve çerezleri engelleme yöntemlerine Çerez Politikası’dan ulaşabilirsiniz.
Kabul et ve Kapat