Loading...
24.03.2022

İdare Mahkemesi Kararının Yanlışlığın Düzeltilmesine Konu Olamayacak Avukatlık Ücretine İlişkin Kısmında Hukuka Uyarlık Bulunmadığı T.C Danıştay 12.Daire Esas: 2015/ 3191 Karar: 2015 / 5954 Karar Tarihi: 17.11.2015



T.C DANIŞTAY 
12.Daire 
Esas: 2015/ 3191 
Karar: 2015 / 5954 
Karar Tarihi: 17.11.2015

İstemin Özeti: İstanbul 1. İdare Mahkemesince verilen31/12/2014 tarihli ve E:2014/726; K:2014/2609 sayılı kararın, dilekçede yazılı nedenlerle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu`nun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

Savunmanın Özeti: İstemin reddi gerektiği savunulmaktadır. 

Danıştay Tetkik Hâkimi: Ahmet Bilgen

Düşüncesi: İdare Mahkemesince verilen kararın onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onikinci Dairesince işin gereği görüşüldü: Dava; İstanbul İli, Beykoz İlçesi, Barbaros Hayrettin Paşa Denizcilik Anadolu Meslek Lisesi`nde öğretmen olarak görev yapan davacının, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu`nun 125/C-(b) maddesi uyarınca 1/30 oranında aylıktan kesme cezası ile cezalandırılmasına ilişkin29.01.2014tarihli ve 1521 sayılı işlemin iptali ve bu işlem nedeniyle yoksun kaldığı parasal hakların ödenmesine karar verilmesi istemiyle açılmıştır.

İdare Mahkemesince, üyesi olduğu sendikanın aldığı karar doğrultusunda 04-05 haziran 2013 tarihlerinde greve katılarak göreve gelmeyen davacının, Anayasa, Yasa ve Türkiye`nin taraf olduğu Uluslararası sözleşmeler ile öngörülen sendikal bir faaliyette bulunması nedeniyle izinsiz ve mazeretsiz olarak göreve gelmediğinden söz edilmesi mümkün olmadığından dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle iptaline ve bu işlem nedeniyle davacının maaşından kesilen ücretin idarece davacıya ödenmesine karar verilmiştir.

Davalı idare tarafından, mahkeme kararının hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek temyizen incelenip bozulması istenilmektedir.

İdare ve vergi Mahkemeleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek bozulabilmeleri 2577 sayılı İdariYargılama UsulüKanunu`nun 49. maddesinde belirtilen nedenlerden birinin bulunması halinde mümkün olup, temyize konu Mahkeme kararının dava konusu işlemin iptaline ilişkin kısmında 49. Maddedebelirtilen bozmanedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından, kararın bu kısmına yönelik temyiz istemi yerinde görülmemiştir.

Kararın, davacı taraf lehine duruşmalıvekalet ücretinehükmedilmesine ilişkin kısmına gelince;

2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu`nun "Yanlışlıkların düzeltilmesi" başlıklı 30. maddesinde, iki tarafın adı ve soyadı ile sıfatı ve iddiaları sonucuna ilişkin yanlışlıklar ile hüküm fıkrasındaki hesap yanlışlıklarının düzeltilmesinin istenebileceği düzenlenmiştir.

Dosyanın incelenmesinden; İdare Mahkemesince, davacının talebi üzerine 30.12.2014 tarihinde duruşma yapıldığı ve duruşmaya davacıyı temsilen Av. …. `nin katıldığı, yapılan yargılama sonunda davacı taraf lehine duruşmalı vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken duruşmasız vekalet ücretine hükmedildiği, kararın tebliği üzerine davacı tarafından bu hususla ilgili yanlışlığın düzeltilmesi talebinde bulunulduğu, davacı tarafın yanlışlığın düzeltilmesi talebi 24/03/2015 tarihli ve E:2014/726 sayılı ara kararı ile kabul edilerek hükmedilen 750,00-TL Avukatlık ücretinin 1.500,00-TL olarak düzeltilmesine karar verildiği ve yapılan düzeltmenin kararın arka sayfasına şerh konulmak suretiyle işlendiği, davalı idarenin 01.04.2015 tarihli dilekçeyle temyiz talebinde bulunduğu, yanlışlığın düzeltilmesi kararının davacıya 06.04.2015 tarihinde, davalı idareye ise 09.04.2015 tarihinde tebliğ edildiği görülmektedir.

2577 sayılı Kanun’un 30.maddesi uyarınca hüküm fıkrasındaki hesap yanlışlıklarının düzeltilmesi mümkün olup, hukuki bir yanlışlık yapılarak duruşmalı vekalet ücreti yerine duruşmasız vekalet ücretine hükmedilmesi hesap hatası niteliğinde kabul edilemeyeceğinden, İdare Mahkemesince, davacı isteminin yargılama giderlerinden olan vekalet ücretinin temyiz konusu olduğu belirtilmek suretiyle reddedilmesi gerekirken, bu hususun yanlışlığın düzeltilmesi yoluyla giderilmesine olanak bulunmamaktadır.

Bu duruma göre, İdare Mahkemesi kararının yanlışlığın düzeltilmesine konu olamayacak avukatlık ücretine ilişkin kısmında hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.

Açıklanan nedenlerle, davalı idarenin temyiz isteminin kısmen reddi ile idare mahkemesi kararının, dava konusu işlemin iptaline ilişkin kısmının onanmasına oyçokluğu ile; kısmen kabulü ile avukatlık ücretine ilişkin kısmının bozulmasına oybirliği ile, dosyanın bozulan kısım hakkında yeniden bir karar verilmek üzere idare mahkemesine gönderilmesine, bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (onbeş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 17.11.2015 tarihinde karar verildi.


KARŞI OY

Uyuşmazlık konusu olayda, kamu görevlisinin 04-05 haziran 2013 tarihlerinde işe gelmemesi şeklinde gerçekleşen eylemin amacının "kamu görevlilerinin ortak ekonomik, sosyal ve mesleki hak ve menfaatlerini korumak ve geliştirmek" kapsamında olmadığı, ülke genelinde sürdürülen bir takım toplumsal eylemlere destek olmak amacıyla yapıldığı, davacının katıldığı eylemin niteliğinin sendikal hak olarak kabul edilmesine imkan bulunmadığı, bu haliyle davacının göreve gelmemesinin sendikal faaliyet kapsamında mazeret olarak değerlendirilmesi mümkün olmadığından 657 sayılı Kanun`un 125/C-(b) maddesi uyarınca 1/30 oranında "aylıktan kesme" cezası verilmesine ilişkin işlemde hukuka aykırılık, bu işlemin iptali yolundaki mahkeme kararında ise hukuki isabet bulunmadığından bozulması gerektiği görüşüyle kararın bu kısmına katılmıyorum.