T.C. Yargıtay 11. Hukuk Dairesi
E. 2007/11901
K.2009/482
K. T. 22.1.2009
MÜTERAFIK KUSUR ( Hesap Cüzdanını Özenle Saklamayan Kaybettiğini Bankaya Bildirmeyen Hesap Sahibi Meydana Gelen Zararda Kusurlu Olduğu )
HESAP SAHİBİNİN KUSURLU DAVRANIŞI ( Hesap Cüzdanını Özenle Saklamayan Kaybettiğini Bankaya Bildirmeyen Hesap Sahibi Meydana Gelen Zararda Müterafik Kusurlu Olduğu )
BANKANIN SORUMLULUĞU ( Hesap Cüzdanını Özenle Saklamayan Kaybettiğini Bankaya Bildirmeyen Hesap Sahibi Meydana Gelen Zararda Müterafik Kusurlu Olduğu )
818 Sayılı BORÇLAR KANUNU Madde: 44, 98
DAVA VE KARAR: Taraflar arasında görülen davada Bakırköy 2.Asliye Hukuk Mahkemesince verilen 23,05,2007 tarih ve 2001/279 - 2007/168 sayılı kararın Yargıtay`ca incelenmesi davalı banka vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi Pınar Şengel tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sorara işin gereği görüşülüp düşünüldü:
KARARI
Davacı vekili, müvekkilinin davalı bankanın Yeni bosna Şubesi nezdinde vadeli hesap açtırdığını, hesabı açtırdıktan sonra yurt dışına çıktığını ve 30.05.2000 tarihinde yeniden Türkiye`ye döndüğünü, döndükten sonra parasını çekmek için davalı şubeye gittiğinde kendisine paranın çekildiği ve hesabın kapatıldığının söylendiğini, banka kayıtlarına göre 17.11.1999 tarihinde hesabın kapatıldığını ve paranın çekildiğini, bu tarihte müvekkilinin yurt dışında olduğunu, parayı kendisinin çekmediğini, paranın çekimine ilişkin dekont üzerindeki imza ve yazının müvekkiline ait olmadığının belirlendiğini, davalı banka ve personelin müvekkilinin zararını tazmin etmediğini, bu olay nedeniyle müvekkilinin maddi ve manevi zarara uğradığını ileri sürerek, 3.000.000.000,-TL`nin dava tarihinden itibaren en yüksek banka mevduat faizi ile ayrıca 1.000.000.000TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekilleri, hesabın kapatılmasına ilişkin olarak yapılan işlemlerin gerekli bilgi ve belgeler alınmak suretiyle yerine getirildiğini savunarak, davanın reddini istemişlerdir.Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre davanın kısmen kabulü ile 1,428,94 TL`nın dava tarihinden itibaren işleyecek birer aylık devreler halinde devlet bankaları tarafından TL mevduat hesaplarına uygulanan en yüksek faiz oranı üzerinden basit usulde temerrüt faizi ile birlikte davalılardan tahsiline, fazla istem ile manevi tazminat isteminin reddine karar verilmiştir,Kararı, davalı banka vekili temyiz etmiştir.
1-Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre temyiz eden davalı banka vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, davalı banka nezdinde açılmış bulunan hesaba yatırılan paranın davacının bilgisi ve izni dışında çekilmesi nedeniyle uğranılan zararın tazmini istemine ilişkindir. Bir güven kurumu olan banka, akdi ilişki ve yapılan işin niteliği gereği mudiden aldığı parayı güvenle saklamak ve istenildiğinde yine mudisine iade etmekle yükümlüdür. Ancak mudiinin de, yine akdi ilişki ve özen borcunun gereği olarak kimliğine ilişkin belgeler ile banka hesabına ait bilgi ve belgeleri özenle saklamak ve kaybı halinde derhal bankayı bu hususta bilgilendirmekle yükümlüdür.
Somut olayda, davacı tarafından açılan hesabın 17.11.1999 tarihinde davalı banka tarafından hesabın açılısında verilen hesap cüzdanı alınmak sureti ile kapatıldığı belirlenmiştir, Davacının bu konuda yaptığı şikayet üzerine davalı banka görevlisi hakkında "hizmet nedeni ile emniyeti suistimal" suçundan açılan ceza davası sonucu eylemin bankaya ait bir hizmet kusuru niteliğinde olduğu, emniyeti suuistimal suçunun unsurlarının gerçekleşmediği gerekçesiyle beraat kararı verilmiştir. Davacı Mehmet P., savcılığa verdiği şikayet dilekçesinde, "banka hesap cüzdanının evde olduğunu zannettiğini, bankaya nasıl ve hangi yolla geldiğini bilemediğini belirtmiştir, Buna göre davacı davalı bankaya ait bilgi ve belgeleri saklamada, kontrolde gerekli dikkat ve özeni göstermeyerek bu belgelerin çalınmasına neden olmuş, bu durumdan zamanında haberdar olamadığından, bankayı da bilgilendirmeyerek hesaptaki paranın çekilmesine neden olmuştur, Bu itibarla, Borçlar Kanunu`nun 98/2 nci maddesi yollaması ile aynı Yasanın 44. maddesi hükmü uyarınca zararın oluşumunda davacının da kusuru bulunmaktadır. Mahkemece bu yön üzerinde durulmamıştır, O halde, davacının banka hesap cüzdanın özenle saklama ve kaybı halinde derhal bankayı bilgilendirme yükümlülüğüne aykırı davranmakla oluşan müterafik kusurunun bu konuda bilirkişiden alınacak rapor ile belirlenmesi ve sonucuna göre davalı bankanın sorumluluğunun tayin ve takdiri gerekirken, bu yön üzerinde durulmadan, eksik incelemeye dayalı olarak yazılı şekilde davalı bankanın tamamen kusurlu görülmesi doğru olmadığından kararın temyiz eden davalı banka yararına bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda ( 1 ) numaralı bentte açıklanan nedenlerle temyiz eden davalı banka vekilinin yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ( 2 ) numaralı bentte açıklanan nedenlerle temyiz eden davalı banka vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın anılan davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 22.01.2009 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.