Loading...
03.06.2022

Gerekçe İle Hüküm Kısmı Çelişmiş Olması

T.C. Yargıtay 11.Hukuk Dairesi
E:  2013/1092
K: 2013/6809
T: 04.04.2013 

ÖZET: Dava, davacıya ait markası altındaki yazılım eserinin davalı tarafından izin alınmaksızın <www……> adlı internet sitesinin ana sayfasındaki alt başlıklardan seçeneği altında kullanılarak eser hakkına tecavüz edildiği iddiasına dayalı tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece davaya konu yazılımın eser niteliğinde olduğu, yazılım eser niteliğinde bulunmasa dahi belli bir özgünlüğe sahip olduğu, bu durumun kesinleşen mahkeme kararı ile de sabit olduğu, benzer olayda maddi ve manevi tazminata karar verildiği ve bu tazminat miktarlarının olaya uygun bulunduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Ancak İ… 4. Fikri Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi`nin dosyasında mahkemece … TL manevi, … TL maddi tazminata karar verilmesine rağmen, mahkemece işbu dava dosyasında söz konusu kararın tersi yönde ve alınan bilirkişi raporuna da aykırı olarak … TL maddi ve …TL manevi tazminata karar verilmiştir. Bu durumda gerekçe ile hüküm kısmı çelişmiş bulunmaktadır. Ancak, kararı temyiz edenin sıfatı itibariyle manevi tazminat yönünden usulü kazanılmış hak dikkate alınarak kararın maddi tazminat yönünden davalı yararına bozulmasına karar vermek gerekmiştir.

 

(5846 S. K. m. 68, 83) (6762 S. K. m. 58)

 

Dava: Taraflar arasında görülen davada İstanbul 2. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 26.01.2010 tarih ve 2007/182-2010/6 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 02.04.2013 günü temyiz incelemesinin duruşmalı yapılması talebinde bulunan davalı vekilinin duruşma (mürafaa) isteminden vazgeçerek incelemenin dosya üzerinde yapılmasını talep etmesi üzerine duruşma yapılmasına yer olmadığına karar verildikten sonra, dosya üzerinde yapılan incelemede Tetkik Hakimi D. D. B. tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

 

Karar: Davacı vekili, müvekkilinin markası altındaki yazılım eserinin davalı tarafından izin alınmaksızın adlı internet sitesinin ana sayfasındaki alt başlıklardan seçeneği altında kullanılarak eser hakkına tecavüz edildiğini ileri sürerek, FSEK’nun 68. maddesi uyarınca (6) milyar maddi ve (5) milyar TL manevi tazminatın davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.

 

Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.

 

Mahkemece, yazımlar üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasını istemeyen davacının, yazılımının eser, kendisinin eser sahibi olduğu, davalının ise bu eseri kopyalayarak izinsiz olarak kullandığını ve mali haklarını ihlal ettiğini ispat edemediği gerekçe gösterilerek davanın reddine dair verilen karar davacı vekili tarafından temyizi üzerine Dairemizin 19.04.2007 tarihli kararı ile bozulmuştur. Mahkemece bozma kararına uyularak ve bilirkişi raporu alınarak dava konusu yazılımın belli bir özgünlüğe ulaşmış, sahibinin hususiyetini gösteren FSEK anlamında bir eser niteliğinde olduğu, dava konusu yazılım eser niteliğinde bulunmasa dahi belli bir özgünlüğünün bulunması karşısında, isminin TTK’nın haksız rekabet hükümleri uyarınca da korunabileceği, 5846 sayılı kanunun 83. maddesi uyarınca haksız rekabete dair hükümlerin uygulanacağı, eser sahibinin TTK’nın 58. maddesinin bendi hükmü gereğince maddi tazminat ve bendi hükmü gereğince de manevi tazminat talep etme hakkının bulunduğu, maddi ve manevi tazminat miktarı yönünden de kesinleşen İstanbul 4. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi`nin kararında belirlenen tazminat miktarlarının dava konusu olaya uygun bulunduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile takdiren 3.000 TL maddi, 2.000 TL manevi tazminatın 05.09.2003 tarihinden itibaren hesaplanacak değişen oranlı avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, kararın ilanına karar verilmiştir.

 

Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.

 

1- Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin bütün aşağıdaki bent dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.

 

2- Dava, davacıya ait markası altındaki yazılım eserinin davalı tarafından izin alınmaksızın adlı internet sitesinin ana sayfasındaki alt başlıklardan seçeneği altında kullanılarak eser hakkına tecavüz edildiği iddiasına dayalı tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece davaya konu yazılımın eser niteliğinde olduğu, yazılım eser niteliğinde bulunmasa dahi belli bir özgünlüğe sahip olduğu, bu durumun kesinleşen mahkeme kararı ile de sabit olduğu, İstanbul 4. Fikri Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi`nin 2006/105-2008/40 sayılı dosyasındaki benzer olayda maddi ve manevi tazminata karar verildiği ve bu tazminat miktarlarının olaya uygun bulunduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Ancak İstanbul 4. Fikri Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi`nin 2006/105-2008/40 sayılı dosyasında mahkemece 3.000 TL manevi, 2.000 TL maddi tazminata karar verilmesine rağmen, mahkemece işbu dava dosyasında söz konusu kararın tersi yönde ve alınan bilirkişi raporuna da aykırı olarak 3000 TL maddi ve 2000 TL manevi tazminata karar verilmiştir. Bu durumda gerekçe ile hüküm kısmı çelişmiş bulunmaktadır. Ancak, kararı temyiz edenin sıfatı itibariyle manevi tazminat yönünden usulü kazanılmış hak dikkate alınarak kararın maddi tazminat yönünden davalı yararına bozulmasına karar vermek gerekmiştir.

 

Sonuç: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 04.04.2013 tarihinde oybirliği ile karar verildi.