ÖZET : Davacı 1996 yılında davalı yanında çalışmaya başladığını iddia ederek işçilik alacakları isteğinde bulunmuştur. Daha sonra hizmetlerinin bir kısmının bildirilmemesi nedeniyle hizmet tespiti davası açmıştır. Anılan dosya karara çıkmış ancak Yargıtay aşamasında olduğu için kesinleşmemiştir. Davacının çalışma süresi kesin olarak belirlenmediğinden öncelikle hizmet tespiti dosyasının kesinleşmesi beklenerek, sonucu doğrultusunda karar verilmesi gerekir.
DAVA : Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, kötüniyet tazminatı, fazla çalışma ücreti, izin ücreti ile genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, isteği reddetmiştir.
Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi M.Başbayraktar Taşkın tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, davalının emeklilik süresinin yaklaştığını anlayınca işten çıkarmak için bahaneler aramaya başladığını, tazminat ödememek için davacının işyerinde hırsızlık yaptığını iddia ederek şikayette bulunduğunu ve işten çıkardığını ileri sürerek, kıdem , ihbar, kötüniyet tazminatları ile fazla çalışma, genel tatil, yıllık izin ücreti alacaklarının davalıdan tahsilini istemiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı, davacının kendiliğinden işten ayrıldığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davalının iş sözleşmesini fesihte haklı olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı davacı temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacının iş sözleşmesinin feshinin haklı olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
Somut olayda, davacı 1996 yılında davalı yanında çalışmaya başladığını iddia ederek işçilik alacakları isteğinde bulunmuştur. Daha sonra hizmetlerinin bir kısmının bildirilmemesi nedeniyle Nizip Asliye Hukuk Mahkemesinin 2005/437 E, 2012/637 K sayılı dosyası ile hizmet tespiti davası açmıştır. Anılan dosya karara çıkmış ancak Yargıtay aşamasında olduğu için kesinleşmemiştir.
Davacının çalışma süresi kesin olarak belirlenmediğinden öncelikle hizmet tespiti dosyasının kesinleşmesi beklenerek, sonucu doğrultusunda bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru olmamış, hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, bozma sebebine göre sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 24.01.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Baytok Hukuk Bürosu olarak web sitemizi geliştirmek, kullanışlı, etkili ve güvenli hale getirmek amacıyla çerezler (cookie) kullanıyoruz. Sitemizde gezinmeye devam etmeniz halinde cihazınızdaki çerezlere erişebileceğimizi de kabul ediyorsunuz. Ayrıntılı bilgiye ve çerezleri engelleme yöntemlerine Çerez Politikası’dan ulaşabilirsiniz.
Kabul et ve Kapat