DAVA : Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR : Davacı, 2013 yılının Ocak ayında 42.800 TL ye satın aldığı... marka 2012 Model aracını 2013 yılının Haziran ayında satmak için galeriye bıraktığında aracın sol arka çamurluğunda 40 mikron kadar fazla boya olduğunun tespit edilmesi üzerine davalı firmaya başvurduğunu ve davalının 21.06.2013 te aracın boyasındaki hatanın tolerans değerleri içinde olduğunu kabul etmeleri üzerine dava açtığını ve aracın ücretinin alındığı tarihten itibaren işleyecek en yüksek banka reeskont faizi ile geri ödenmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davacının satın aldığı.... model aracın sol arka çamurluğunda boya kusuru bulunmasının üretim kaynaklı bir gizli ayıp mahiyetinde olduğu, her ne kadar davada araç bedelinin tamamı talep edilmiş ise de aracın 15.797 Km ye ulaşmış olması ve tespit edilen kusurun katlanılamayacak seviyede olmaması sebebi ile sözleşmenin feshi ve bedel iadesinin hakkaniyete aykırı olacağı için çoğun içinde az da vardır kuralı gereği bedel iadesinin talep edilmesi halinde ayıp oranında bedel indirimine hükmetmek gerektiği kanaatine varılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ve hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-)Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir
2-)Dava, Tüketici Kanunu`na dayanan satım sözleşmesine konu malın ayıplı çıkmasından kaynaklı sözleşmenin feshi ve bedel iadesi istemine dair olup, davada 42.800,00 TL`nin faizi ile birlikte davalıdan tahsili talep edilmiştir. 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu`nun 117. maddesi gereğince muaccel bir borcun borçlusu, alacaklının ihtarı ile mütemerrit olur. Dava konusu olayda davacının, davalıyı dava tarihinden önce temerrüde düşürdüğü ispat edilemediğine göre, mahkemece hükmedilen alacak miktarına dava tarihinden itibaren faiz yürütülmesi gerekirken, açıklanan husus göz ardı edilerek, tüm alacak miktarına satım sözleşmesinin yapıldığı tarihten itibaren faiz yürütülmüş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. Ne var ki; yapılan bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden kararın düzeltilerek onanması HMUK`un 438/7 maddesi gereğidir.
SONUÇ : Yukarıda birinci bentte açıklanan sebeplerle davalının diğer temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan sebeple hükmün 1.fıkrasındaki “15/01/2013 tarihinden itibaren” ibaresinin hükümden çıkarılarak yerine “dava tarihi olan 05.11.2013 tarihinden itibaren", ibaresinin yazılmasına, hükmün bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan harcın istenmesi halinde iadesine, HUMK`nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 31/01/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Baytok Hukuk Bürosu olarak web sitemizi geliştirmek, kullanışlı, etkili ve güvenli hale getirmek amacıyla çerezler (cookie) kullanıyoruz. Sitemizde gezinmeye devam etmeniz halinde cihazınızdaki çerezlere erişebileceğimizi de kabul ediyorsunuz. Ayrıntılı bilgiye ve çerezleri engelleme yöntemlerine Çerez Politikası’dan ulaşabilirsiniz.
Kabul et ve Kapat