Loading...
24.05.2022

Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması Hakkında

T.C. Yargıtay 2. Ceza Dairesi
E. 2010/18998
K. 2010/21748
T. 30.6.2010

ÖZET : 5271 s.Kanunun 231. maddesinin 5.fıkrasında “Hükmün açıklanmasının geri bırakılması, kurulan hükmün sanık hakkında bir hukuki sonuç doğurmamasını ifade eder” şeklindeki düzenleme nedeniyle, hükmün açıklanmasının geri bırakılması halinde, aynı maddenin 12.fıkrası uyarınca itiraza tabi bulunan bu karar yönünden, itiraz merciince ancak 5271 s.kanunun 231. maddesindeki koşulların bulunup bulunmadığına ait sınırlı bir değerlendirme yapılabilecek, anılan maddenin 5. fıkrası uyarınca henüz varlık kazanmamış olan hükmün denetlenmesi, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun kararında da belirtildiği üzere, anılan kanunun 231 ve 271. maddelerindeki düzenlemelere aykırı olacaktır. Hükmün içeriğindeki hukuka aykırılıklar ancak hükmün hukuken varlık kazanması halinde olağan ve olağanüstü kanun yolları denetimine konu olabilecektir.

Açıklanması geri bırakılan mahkumiyet hükmünün, hükmün açıklanması, düşme kararı verilmesi veya yeni bir mahkumiyet hükmünün tesisinden sonra ancak temyiz incelemesine konu olabilmesi, temyiz kanun yoluna başvurulmadan kesinleşmesi halinde ise koşulları bulunduğu taktirde kanun yararına bozma yasa yolu ile incelenebilecek olması ve ancak bu aşamada hükmün içeriğindeki hukuka aykırılıkların denetlenebilecek olması karşısında, açıklanmayan ve hukuken varlık kazanmamış bulunan hükmün içeriğine dahil bulunan hukuka aykırılıkların, itiraz yolu ile tetkiki olanağı bulunmadığı gibi sanığın kanuni süresi içinde bulunmayan itirazının öncelikle süreden reddi gerekir.

DAVA : Görevli memura mukavemet, müessir fiil suçlarından sanığın, 765 s. Türk Ceza Kanunu`nun 456/4, 251, 647 s. Cezaların İnfazı Hakkında Kanun`un 4. maddeleri uyarınca 1.200,00 yeni Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına, 5271 s. Ceza Muhakemesi Kanunu`nun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair Ankara 21. Asliye Ceza Mahkemesinin 21/10/2008 günlü ve 2008/548 esas, 2008/811 s. kararma yönelik itirazın hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verildiğinde hapis cezasının ertelenmesi ve seçenek yaptırıma çevrilmesinin mümkün olmadığı, hapiste bırakılması gerekçesiyle kabulü ile anılan kararın kaldırılmasına, müteakip işlemlerin mahkemesince yerine getirilmesine ait Ankara 5. Ağır Ceza Mahkemesinin 19/12/2008 günlü ve 2008/1129 değişik iş s. karar aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 31/03/2010 tarih ve 2009/3346/19971 s.yasa yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 15.04.2010 tarih ve 2010/88408 s. tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.

KARAR : Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;

1- Ankara 21. Asliye Ceza Mahkemesinin 21/10/2008 günlü ve 2008/548 esas, 2008/811 s. hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ait kararının 25/11/2008 gününde sanığa tebliğ edilmesine karşın, sanığın 03/12/2008 gününde itiraz ettiğinin anlaşılması karşısında, 5271 s. Ceza Muhakemesi Kanunu`nun 268. maddesinde ön görülen yedi günlük sürenin geçirilmesi nedeniyle itirazın bu yönden reddine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesinde,

2- 5271 s. Ceza Muhakemesi Kanunu`nun 231/12. maddesi uyarınca mahkeme kararının hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ait kısmının itiraza tabi olduğu, sanık hakkında tayin edilen cezaya ait asıl hükmün ise, 5271 s. Kanun`un 231/11. maddesi de dikkate alınarak hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının ortadan kaldırılması durumunda temyiz yasa yoluna tabi olacağı, itirazın yalnızca hükmün açıklanmasının geri bırakılması şartlarının oluşup oluşmadığı yönünden tetkiki gerektiği cihetle, yargılamayı yapan mahkemenin itirazen incelenen dosyayı yeniden ele alıp yeni bir hüküm kurmasının mümkün olmadığı gözetilmeden yazılı biçimde karar verilmesinde,

3- Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına karşı yalnızca sanık tarafından itiraz edilmiş olması karşısında, önceki hükümle belirlenen ve sanık için kazanılmış hak olan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair karardan daha ağır ve sanık aleyhine sonuç doğuracak biçimde karar verilemeyeceğinin gözetilmemesinde,

İsabet görülmediğinden 5271 S. CMK.nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu yasa yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.

Sanık hakkında Ankara 21.Asliye Ceza Mahkemesinin 21.10.2008 gün 2008/548-811 s. kararı ile kasten yaralama suçundan 5271 s. CMK.`nın 231/5. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiş, yokluğunda verilen karar 25.11.2008 günü sanığa tebliğ edilmiş, sanığın, 03.12.2008 tarihli itirazı üzerine, Ankara 5.Ağır Ceza Mahkemesince itirazın kabulüne ve hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kaldırılmasına, dosya üzerinde inceleme ile kesin olarak karar verilmiştir.

5271 s.Kanunun 231. maddesinin 5.fıkrasında “Hükmün açıklanmasının geri bırakılması, kurulan hükmün sanık hakkında bir hukuki sonuç doğurmamasını ifade eder” şeklindeki düzenleme nedeniyle, hükmün açıklanmasının geri bırakılması halinde, aynı maddenin 12.fıkrası uyarınca itiraza tabi bulunan bu karar yönünden, itiraz merciince ancak 5271 s.kanunun 231. maddesindeki koşulların bulunup bulunmadığına ait sınırlı bir değerlendirme yapılabilecek, anılan maddenin 5. fıkrası uyarınca henüz varlık kazanmamış olan hükmün denetlenmesi, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 03.02.2009 tarih ve 2009/4-13 Esas, 2009/12 s. kararında da belirtildiği üzere, anılan kanunun 231 ve 271. maddelerindeki düzenlemelere aykırı olacaktır. Hükmün içeriğindeki hukuka aykırılıklar ancak hükmün hukuken varlık kazanması halinde olağan ve olağanüstü kanun yolları denetimine konu olabilecektir. Bu itibarla; açıklanması geri bırakılan mahkumiyet hükmünün, hükmün açıklanması, düşme kararı verilmesi veya yeni bir mahkumiyet hükmünün tesisinden sonra ancak temyiz incelemesine konu olabilmesi, temyiz kanun yoluna başvurulmadan kesinleşmesi halinde ise koşulları bulunduğu taktirde kanun yararına bozma yasa yolu ile incelenebilecek olması ve ancak bu aşamada hükmün içeriğindeki hukuka aykırılıkların denetlenebilecek olması karşısında, açıklanmayan ve hukuken varlık kazanmamış bulunan hükmün içeriğine dahil bulunan hukuka aykırılıkların, itiraz yolu ile tetkiki olanağı bulunmadığı gibi sanığın kanuni süresi içinde bulunmayan itirazının öncelikle süreden reddine karar verilmesi gerektiğinden, yasa yararına bozma istemi yerinde görülmekle,

SONUÇ : Ankara 5.Ağır Ceza Mahkemesinden verilip kesinleşen 19.12.2008 tarih ve 2008/1129 D.İş s. kararın, 5271 s. Ceza Muhakemesi Yasasının 309.maddesinin 4.fıkrasının ( a ) bendi uyarınca BOZULMASINA, sonraki işlemlerin itiraz merciince yerine getirilmesine, 30.06.2010 gününde oybirliği ile karar verildi.