Loading...
22.04.2022

5434 Sayılı Mevzuatın Uygulanmasından Doğan İdari İşlem Ve Eylem Niteliğindeki Uyuşmazlıklarda İdari Yargı Görevlidir

T.C.  Danıştay 11. Daire
Esas No: 2015/5260
Karar No: 2016/856
Başlık :Yetim Aylığı, Muvazaalı Boşanma, Borç Çıkartılması, Görevli Yargı Yeri
Özeti :Boşandığı eşiyle birlikte yaşadığından bahisle vefat eden babasından dolayı 5434 sayılı Yasa kapsamında bağlanan yetim aylığının kesilmesi ve geriye dönük borç çıkartılmasına ilişkin işlemin iptali istemiyle açılan davanın görüm ve çözümünün İdare Mahkemesinin görevinde bulunduğu hakkında.
 Temyiz İsteminde Bulunan (Davacı) : …
Vekili : Av. …
Karşı Taraf (Davalı) : Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı
Vekili : Av. …

İstemin Özeti : Ankara 18. İdare Mahkemesince verilen 09.04.2015 tarihli ve E:2015/149; K:2015/369 sayılı kararın; davacı tarafından, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.

Danıştay Tetkik Hâkimi : Şükrü Emrah Yılmaz

Düşüncesi : Temyiz isteminin kabulü ile Mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Onbirinci Dairesince işin gereği görüşüldü: Dava, davacının eşinden boşanması üzerine, Emekli Sandığından emekli aylığı almakta iken vefat eden babasından dolayı bağlanan yetim aylığının, boşanmasının muvazaalı olduğunun tespit edildiğinden bahisle kesilerek 01.11.2008 - 23.12.2014 tarihleri arasındaki döneme yönelik olarak 265.172,66 TL borç çıkartılmasına ilişkin işlem ile bu işleme istinaden aylığından yapılan kesinti işlemi ve söz konusu borç çıkartılması işlemine karşı yapılan itirazın reddine dair işlemin iptaline karar verilmesi istemiyle açılmıştır.

İdare Mahkemesince; 5510 sayılı Kanun’un 101. maddesi uyarınca dava konusu uyuşmazlığın çözüm yerinin İş Mahkemeleri olduğu gerekçesiyle davanın görev yönünden reddine karar verilmiştir. Davacı, Mahkeme kararının, hukuka aykırı olduğunu ileri sürmekte ve temyizen incelenerek bozulmasını istemektedir.

5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu`na 08.05.2008 tarihli Resmi Gazete`de yayımlanarak yürürlüğe giren 5754 sayılı Kanun’un 68. maddesiyle eklenen "5434 sayılı Kanuna İlişkin Geçiş Hükümleri" başlıklı Geçici 4. maddesinin 1. fıkrasında, bu Kanun’un yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla 08.06.1949 tarihli ve 5434 sayılı Kanun`a göre aylık, tazminat, harp malullüğü zammı, diğer ödemeler ve yardımlar ile 08.02.2006 tarihli ve 5434 sayılı Kanun`un 1. maddesine göre ek ödeme verilmekte olanlara, bu Kanun’la yürürlükten kaldırılan hükümleri de dahil 5434 sayılı Kanun’da kendileri için belirtilmiş olan şartlara haiz oldukları müddetçe bunların ödenmesine devam olunacağı; 5. fıkrasında, bu madde kapsamına girenlerin aylıkların bağlanması, artırılması, azaltılması, kesilmesi, yeniden bağlanması, toptan ödemeleri, ilgi devamı, ihya ve borçlanmaları, diğer ödemeler ve yardımlar ile emeklilik ikramiyeleri hakkında bu Kanunla yürürlükten kaldırılan hükümleri de dahil 5434 sayılı Kanun hükümlerine göre işlem yapılacağı kuralları yer almış; "Uyuşmazlıkların çözüm yeri" başlıklı 101. maddesinde de, "Bu Kanunda aksine hüküm bulunmayan hallerde, bu Kanun hükümlerinin uygulanmasıyla ilgili ortaya çıkan uyuşmazlıklar iş mahkemelerinde görülür." kuralına yer verilmiştir. Öte yandan, 5510 sayılı Kanun`un yukarıda metnine yer verilen 101. maddesinin iptali istemiyle Anayasa Mahkemesine yapılan başvuru sonucunda, Anayasa Mahkemesinin 22.12.2011 gün ve E:2010/65, K:2011/169 sayılı kararı ile anılan tümcenin Anayasa`ya aykırı olmadığına ve itirazın reddine karar verilmekle birlikte, 5510 sayılı Kanun`a 5754 sayılı Kanun ile eklenen Geçici 4. maddenin yürürlüğe girmesinden önce 5434 sayılı Kanun kapsamında bulunan memurlar ve diğer kamu görevlileri ile ilgili sosyal güvenlik mevzuatının uygulanmasından doğan idari işlem ve eylem niteliğindeki uyuşmazlıklarda idari yargının görevinin devam edeceği belirtilmiştir.

Dosyanın incelenmesinden, 1992 yılında eşinden boşanan ve bir süre annesiyle birlikte yaşayan davacının, 2005 yılında annesinin vefatından sonra, talebi üzerine Emekli Sandığından emekli aylığı almakta iken 1979 yılında vefat etmiş olan babasından dolayı bağlanan yetim aylığının, boşanmasının muvazaalı olduğunun tespit edildiğinden bahisle kesilerek 01.11.2008 - 23.12.2014 tarihleri arasındaki döneme yönelik olarak yasal faiziyle birlikte toplam 265.172,66 TL borç çıkartılması üzerine bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır. Bu durumda, 5510 sayılı Kanun`a 5754 sayılı Kanun ile eklenen Geçici 4. maddenin yürürlüğe girmesinden önce 5434 sayılı Kanun kapsamında bulunan davacı ile ilgili sosyal güvenlik mevzuatının uygulanmasından doğan uyuşmazlığın çözümünde idari yargı görevli olduğundan, davanın görev yönünden reddi yolunda verilen İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle, davacının temyiz isteminin kabulü ile Mahkeme kararının bozulmasına; dosyanın yeniden bir karar verilmek üzere Mahkemeye gönderilmesine, kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (onbeş) gün içinde Danıştay’da karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 15.03.2016 tarihinde oyçokluğu ile karar verildi.