Loading...
11.05.2022

Boşanma İle Mal Rejimi Sona Ereceğinden Boşanmadan Sonraki Tarihte Edinilen Mala İlişkin Katkı Payı Alacağı Aile Hukukundan Kaynaklanan Bir Uyuşmazlık Değildir

T.C. Yargıtay 8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/7527
Karar Tarihi: 2017/366
Karar Tarihi: 17.01.2017
 
 ÖZET: Talep, genel hükümlere dayalı olarak alacak niteliginde olup mal rejiminin tasfiyesine iliskin
bulunmadıgından, anılan istek bakımından Aile Mahkemesi görevli bulunmamaktadır. Uyusmazlık aile
hukukundan kaynaklanmadıgından görev hususunun kamu düzenine iliskin olup mahkemece
yargılamanın her asamasında kendiliginden dikkate alınması gerekir. Mahkemece, dava dilekçesinin
bu istekle ilgili olarak görev yönünden reddine, görevli ve yetkili genel mahkemeye gönderilmesine
karar verilmesi gerekirken isin esasına girilerek hüküm kurulması dogru degildir.
(4721 S. K. m. 118, 225, 227, 228, 232, 235, 395) (4787 S. K. m. 4)
Dava ve Karar: Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmis olup hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi
üzerine, Dairece dosya incelendi, geregi düsünüldü.
Davacı ... vekili, bosanma dava dilekçesi ile birlikte fazlaya iliskin haklarını saklı tutarak evlilik birligi
içinde edinilen ve davalı adına kayıtlanan bir adet araç ile tasınmazın paylasımını talep etmistir. Tefrik
edilen mal rejimine yönelik bu talepleri yönünden 16.12.2014 tarihli dilekçe ile 28.281,77 TL üzerinden
dava harcı tamamlayarak araç ve tasınmazdan taraflarına düsecek payın parasal degerini talep
ettiklerini açıklamıstır.
Davalı ... vekili, davacının ev hanımı oldugunu ve malvarlıgının edinilmesinde hiçbir katkısının
bulunmadıgını ileri sürerek davanın reddini savunmustur.
Mahkemece, davanın kabulü ile 28.281,77 TL`nin davalıdan tahsiline karar verilmistir. Hüküm, süresi
içerisinde davalı vekili tarafından temyiz edilmistir.
1-Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına ve mevcut deliller
mahkemece takdir edilerek karar verildigine, takdirde bir isabetsizlik bulunmadıgına göre, davalı
vekilinin asagıdaki bent kapsamı dısında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemistir.
2-Davalı vekilinin araca yönelik temyiz itirazlarına gelince;
Mal rejiminin devamı süresince bir esin sahip oldugu edinilmis malda, diger esin artık degerin yarısı
oranında katılma alacak hakkı vardır. Artık degere katılma alacak miktarı hesaplanırken, mal rejiminin
sona erdigi sırada mevcut olan malların, bu tarihteki durumlarına göre, ancak tasfiye tarihindeki
sürüm(rayiç) degerleri esas alınır. 
Somut uyusmazlık incelendiginde, taraflar, 07.12.1995 tarihinde evlenmis; 18.01.2010 tarihinde açılan
bosanma davasının kabulüne iliskin hükmün, 11.02.2013 tarihinde kesinlesmesiyle bosanmıslardır.
Mal rejimi bosanma davasının açıldıgı tarih itibarıyla sona ermistir. (TMK 225/son), Tasfiyeye konu
edilen araç ise mal rejimi sona erdikten sonraki bir tarih olan 22.06.2010 tarihinde davalı es adına
satın alınmıstır. Edinme tarihi itibariyle mal rejimi sona ermistir.
Mahkemece, talebin Aile Hukuku`ndan kaynaklanan uyusmazlık olarak nitelendirilip kabulüne karar
verilmesi hatalıdır. Talep, genel hükümlere dayalı olarak alacak niteliginde olup mal rejiminin
tasfiyesine iliskin bulunmadıgından, anılan istek bakımından 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Kurulus
Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanunun 4. maddesi uyarınca Aile Mahkemesi görevli
bulunmamaktadır. Uyusmazlık 4721 Sayılı Türk Medeni Kanununun ikinci kitabından üçüncü kısım
hariç olmak üzere aile hukukundan (TMK.nun m.118-395) kaynaklanmadıgından görev hususunun
kamu düzenine iliskin olup mahkemece yargılamanın her asamasında kendiliginden dikkate alınması
gerekir. Mahkemece, dava dilekçesinin bu istekle ilgili olarak görev yönünden reddine, görevli ve
yetkili genel mahkemeye gönderilmesine (tefrik edilerek yeni esas ile) karar verilmesi gerekirken isin
esasına girilerek hüküm kurulması dogru degildir.
Sonuç: Temyiz olunan kararın yukarıda (2) nolu bentte gösterilen nedenlerle davalı vekilinin yazılı
temyiz itirazları yerinde görüldügünden kabulü ile hükmün 6100 sayılı HMK`nun Geçici 3. maddesi
yollaması ile HUMKnun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, diger temyiz itirazlarının yukarıda
(1). bentte gösterilen nedenle reddine, taraflarca HUMK`nun 440/I maddesi geregince Yargıtay Daire
ilamının tebliginden itibaren ilama karsı 15 gün içinde karar düzeltme isteginde bulunulabilecegine,
pesin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 17.01.2017 tarihinde oybirligi ile karar verildi.