Loading...
07.06.2022

Usulüne Uygun Olarak Yapılıp Kesinleşen İhale

T.C. Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 
E. 2016/5359
K. 2016/24732
T. 1.12.2016

ÖZET : Borçlunun açtığı ihalenin feshi davasında davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği ve kararın kesinleştiği, asıl icra dosyasından ihalenin yapıldığı dosyasya yazılan müzekkere ile yatırılması gereken vergiler yatırılmış ise, ihale alıcısına tapu tescilinin verilmesinde herhangi bir sakınca bulunmadığının bildirildiği, borçlunun icra mahkemesine başvurarak, takibe dayanak ilam bozulduğundan İİK`nun 40. maddesi gereğince takibin durdurulduğunu, buna rağmen ihale alıcısına tescile izin verildiğini ileri sürerek, memur muamelesini şikayet ettiği, mahkemece icra emrinin iptali, ihalenin feshi gibi davalar ile hukuki yarar elde edebileceği bir konuda yasal süreler geçtikten sonra şikayete geldiğinden, hukuki yararı bulunmadığı gerekçesi ile şikayetin usulden reddine karar verildiği görülmektedir.İhale usulüne uygun olarak yapılıp kesinleşmiştir. İhale kesinleştiğine ve ihalenin feshine karar verilmedikçe ihalenin sonuçları ortadan kalkmayacağına göre, tescil için izin verilmesinde usul ve yasaya uymayan bir yön yoktur.

DAVA : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : Alacaklı tarafından ilama dayalı olarak başlatılan icra takibinde, 29.11.2012 tarihinde taşınmaz ihalesi yapıldığı, borçlunun açtığı ihalenin feshi davasında davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği ve kararın 02.07.2013 tarihinde kesinleştiği, asıl icra dosyasından ihalenin yapıldığı dosyasya yazılan 29.08.2013 tarihli müzekkere ile yatırılması gereken vergiler yatırılmış ise, ihale alıcısına tapu tescilinin verilmesinde herhangi bir sakınca bulunmadığının bildirildiği, borçlunun icra mahkemesine başvurarak, takibe dayanak ilam bozulduğundan İİK`nun 40. maddesi gereğince takibin durdurulduğunu, buna rağmen ihale alıcısına tescile izin verildiğini ileri sürerek, memur muamelesini şikayet ettiği, mahkemece icra emrinin iptali, ihalenin feshi gibi davalar ile hukuki yarar elde edebileceği bir konuda yasal süreler geçtikten sonra şikayete geldiğinden, hukuki yararı bulunmadığı gerekçesi ile şikayetin usulden reddine karar verildiği görülmektedir.

Somut olayda ihale usulüne uygun olarak yapılıp kesinleşmiştir. İhale kesinleştiğine ve ihalenin feshine karar verilmedikçe ihalenin sonuçları ortadan kalkmayacağına göre, tescil için izin verilmesinde usul ve yasaya uymayan bir yön yoktur.

O halde mahkemece, İİK`nun 40. maddesinin uygulama yeri bulunmadığından, şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken, hukuki yarar bulunmadığından şikayetin reddine karar verilmesi isabetsiz ise de, sonuçta şikayet reddedildiğinden sonucu doğru mahkeme kararının onanması gerekmiştir.

SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının reddi ile sonucu doğru mahkeme kararının yukarda yazılı sebeplerle İİK`nun 366. ve HUMK`nun 438. maddeleri uyarınca ( ONANMASINA ), alınması gereken 29,20 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 01.12.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.