(2004 S. K. m. 257)
Dava: Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sırasında mahalli mahkemece ihtiyati tedbir kararına itiraz üzerine verilen 25.06.2013 tarihli dair hüküm davalı-davacı (koca) tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
Karar: 1- Aleyhine ihtiyati tedbir istenen davalı-davacı Hüseyin`in taşınmaza konulan ihtiyati tedbire yönelik itirazı hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemesi doğru görülmemiştir.
2- Mahkemece davacı-davalı kadının açmış olduğu davada maddi ve manevi tazminat ile katılma alacağına ilişkin talebi yönünden davalı-davacının banka hesaplarında bulunan paranın 1/2`sine ihtiyati tedbir konulmuştur. Davacı-davalının maddi ve manevi tazminat ile mal rejiminden kaynaklanan alacağı esasında bir para alacağı olduğuna göre, para alacakları hakkında bu istemleri için ihtiyati tedbir değil, İcra ve İflas Kanununun 257 ve devamı maddeleri gereğince ihtiyati haciz isteyebileceği gözetilerek tedbir kararının kaldırılması talebinin kabulü yerine reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç: Temyiz edilen hükmün yukarıda 1. ve 2. bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine oybirliği ile karar verildi. 06.11.2013