Loading...
20.06.2022

Dosya Kapama

T.C. Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 
E: 2016/ 7576 
K: 2017 / 5942 
T: 01.11.2017

Taraflar arasında görülen davada ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 05/01/2016 tarih ve 2015/397-2016/8 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

Davacı vekili; müvekkilinin davalı bankadan kredi kullandığını, kredi geri ödemelerinde yaşanan aksaklıklar nedeniyle hesabın kat edildiğini, icra tehdidi altında 11/10/2010 tarihinde borcun tamamını kapattıklarını, davalı bankanın haksız 39.291,25 TL erken kapama komisyonu tahsil ettiğini ileri sürerek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 20.000,00 TL`sinin tahsil tarihinden itibaren hesaplanacak reeskont faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesini, talep ve dava etmiş, 11.11.2015 tarihli ıslah dilekçesi ile talebini 39.291,25 TL`ye yükseltmiştir.

Davalı vekili; belirli bir vade ile kullandırılan kredilerin kredi borçlusu tarafından vadesinden önce kapatılmak istenmesi halinde, işlemin banka nezdinde yaratacağı maliyete bağlı olarak erken kapama komisyonu talep edebileceğini savunarak davanın reddini istemiştir.

Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davalı banka tarafından hesabın kat edilerek davacıya gönderilen ihtar ile davacının temerrüde düşürüldüğü ve davacının ihtar konusu borcun tamamını ihtara uygun olarak bir defa da icra tehdidi altında kalarak davalı bankaya ödemiş olduğu, yapılan ödemenin erken ödeme olarak kabul edilmesinin mümkün olmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.

Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 2.654,79 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 01/11/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.