Loading...
15.06.2022

İhtiyati Tedbire Konu Aracın Trafik Kazasından Bir Kaç Gün Sonra Hurda Olarak Satıldığı Ve Parçalandığı

T.C. Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 
E: 2012/ 15887 
K: 2012 / 18734 
T: 06.12.2012

ÖZET: Dava, ihtiyati tedbir kararına muhalefet nedeniyle HMK ilgili maddesi gereğince disiplin hapsi istemine ilişkindir. İhtiyati tedbire konu aracın trafik kazasından bir kaç gün sonra hurda olarak satıldığı ve parçalandığı, 13.01.2011 tarihli aramada aracın motor bloğunun şüpheli H. Yılmaz`ın hurdacı dükkanında ele geçirildiği anlaşılmaktadır. Şu durumda, olay tarihine ve ihtiyati tedbir kararına aykırı eylemin gerçekleştirildiği tespit edilen tarihe göre, bu konuda görevli mahkeme 1086 sayılı kanun uyarınca Sulh Ceza Mahkemesi`dir. Görev konusu kamu düzenine ilişkin olup ileri sürülmese bile yargılamanın her aşamasında mahkemelerce kendiliğinden gözetilir. Yerel mahkemece açıklanan yönler gözetilerek, mahkemenin görevsizliğine karar verilmesi gerekir.

(6100 S. K. m. 398) (1086 S. K. m. 113/A)

Dava: Davacı K. H. (Ankara C.Başsavcılığı) tarafından, davalı S. T. vd. aleyhine 15/02/2012 gününde verilen dilekçe ile disiplin hapsi istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; ihtiyati tedbir kararına uymama nedeniyle disiplin hapsi uygulanmasına dair verilen 22/02/2012 günlü ek kararın Yargıtay`ca incelenmesi şüpheliler tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü: 

Karar: Dava, ihtiyati tedbir kararına muhalefet nedeniyle HMK 398/1 maddesi gereğince disiplin hapsi istemine ilişkindir. 

Mahkemece, istemin kabulüne karar verilmiş; karar, davalılar tarafından temyiz edilmiştir. 

Dosyadaki bilgi ve belgeler incelendiğinde, 21.07.2007 tarihinde meydana gelen ölümlü trafik kazası nedeniyle aynı mahkemenin 2008/148 esas sayılı dosyasında görülen maddi tazminat davası kapsamında, kazaya karışan 06 ... ... plakalı araçla ilgili 11/04/2008 tarihinde ihtiyati tedbir kararı verilerek 07.10.2008 tarihinde sicile işlendiği, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı`nca yapılan farklı bir soruşturma kapsamında 13.01.2011 tarihinde yapılan aramada, hakkında ihtiyati tedbir kararı verilen aracın motor bloğunun ele geçirilmesi üzerine, şüpheliler hakkında Ankara C. Başsavcılığı`nca 1086 sayılı HUMK 113/A maddesine muhalefet suçundan ayrı bir soruşturma başlatıldığı, olayla ilgili delillerin 07.07.2011 tarihi itibariyle toplanarak fezlekeye bağlandığı ancak Ankara C. Başsavcılığı`nca bu tarihten itibaren herhangi bir işlem tesis edilmediği, 15.02.2012 tarihinde ise <01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı HMK 398/1 maddesi ile, eylemin suç olmaktan çıkıp disiplin hapsi yaptırımına tabi kılındığı> gerekçesiyle, kovuşturmaya yer olmadığına karar verilerek, yeni HMK 398/1 maddesi uyarınca gereğinin yapılması için soruşturma dosyasının mahkemeye gönderildiği, mahkemece esas dava 16.12.2011 tarihinde karara bağlanmış olduğundan temyize konu 22.02.2012 tarihli ek kararla şüphelilerin ihtiyati tedbir kararına aykırı davrandıkları gerekçesiyle 6100 sayılı HMK 398/1 maddesi gereğince 1`er ay disiplin hapsi ile cezalandırılmalarına karar verildiği anlaşılmıştır. 

Ankara C. Başsavcılığı`nın 2011/87603 sayılı soruşturma dosyasında mevcut belgelerden, ihtiyati tedbire konu aracın trafik kazasından bir kaç gün sonra hurda olarak satıldığı ve parçalandığı, 13.01.2011 tarihli aramada aracın motor bloğunun şüpheli Hikmet Yılmaz`ın hurdacı dükkanında ele geçirildiği anlaşılmaktadır. 

Şu durumda, olay tarihine ve ihtiyati tedbir kararına aykırı eylemin gerçekleştirildiği tespit edilen tarihe göre, bu konuda görevli mahkeme 1086 sayılı HUMK 113/A maddesi uyarınca Sulh Ceza Mahkemesi`dir. Görev konusu kamu düzenine ilişkin olup ileri sürülmese bile yargılamanın her aşamasında mahkemelerce kendiliğinden gözetilir. 

Yerel mahkemece açıklanan yönler gözetilerek, mahkemenin görevsizliğine karar verilmesi gerekirken yerinde olmayan yazılı gerekçe ile işin esasının incelenmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir. 

Sonuç: Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenle BOZULMASINA; bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine, 06.12.2012 gününde oybirliği ile karar verildi.